Dawncaster – Cebinizde Taşıyabileceğiniz Erişilebilir Bir Roguelike
Uzun yıllar boyunca erişilebilir mobil oyun dünyası, görme engelli oyunculara bilgisayar ve konsol rakipleriyle kapışabilecek kadar içerik ve ses tasarımına sahip ciddi oyunlar bakımından büyük bir çeşitlilik sunamıyordu, çoğu zaman yalnızca iOS’ta nadiren çıkan birkaç oyun görüyor, Android kullanıcıları ise çoğunlukla metin tabanlı tıklayıcılarla veya birkaç özel ses tabanlı oyunla yetinmek zorunda kalıyordu.
Fakat yakın zamanda durum olumlu yönde değişmeye başladı; giderek daha fazla mobil oyun geliştiricisi görme engelli oyuncu topluluğu ile iletişime geçiyor ve oyunları ekran okuyucu programlarına uyarlama süreci henüz yavaş da olsa ivme kazanıyor.
Ciddi mobil oyunların bu yeni temsilcilerinden biri de geliştiricisi Wanderlost olan Dawncaster oldu.
Bu oyun stüdyonun ilk çalışmasıdır ve geliştiriciler pandeminin süregeldiği dönemde, farklı fikirlerle denemeler yaparak oyunu ikisi birlikte bir yıldan biraz daha kısa sürede hazırlamıştır. Bugün oyuna yeni kartlar, bölgeler ve olaylar içeren birkaç büyük DLC eklenmiş durumdadır.
Hikâye
Genel olarak Dawncaster’ın hikâyesinin aşırı özgün ya da karmaşık olduğunu söylemek pek mümkün değildir.
İnsanların ve iblislerin yan yana yaşadığı bölünmüş dünyalardan bahsedilir ancak bir gün iblisler, insanların komşuluğunu karavanlara baskın düzenlemek ve yağma yapmak için iyi bir bahane olarak görmeye karar verir; insanlar ise bu muameleyi sineye çekmez ve karşılık verme kararı alır. Üstelik bizzat tanrıların bile iblislere karşı başlatılacak seferi onayladığı söylenmektedir ve ortalarda bir seçilmiş hakkında dolaşan söylentiler yankılanmaktadır.
İnsanlar bu yüzden tüm dünyaya çağrıda bulunur ve dünyanın dört bir yanından maceraperestlerin ve karanlıkla savaşacak savaşçıların gelmesini beklerler; işte bu az sayıdaki gözü pek maceracılardan biri de bizim protagonistimizdir.
Hikâye, çeşitli bölgelere yaptığımız ziyaretlerde karşımıza çıkan metinlerle aktarılır.
Oynanış ve Temel Mekanikler
Dawncaster’ın oynanışı, Slay the Spire veya Night of the Full Moon gibi hitleri andıran sıra tabanlı kart savaş sistemine dayanır. Ancak oyunun diğer türdaşlarından ayrılmasını sağlayan kendine özgü özellikleri vardır.
Başlıca mekaniklere göz atalım:
- Deste oluşturma ve geliştirme: Oyuncu temel bir kart setiyle başlar, fakat zamanla yeni kartlar ekleyerek veya mevcut kartları güçlendirerek destesini geliştirebilir.
- Kart oynamak için birden fazla enerji türü: Örneğin güç, fiziksel hasar veren kartları oynamak için kullanılırken; büyü, büyü veya buff kartları için gereklidir. Bu yalnızca küçük bir örnektir, tüm varyasyonları oyunda bizzat keşfetmek çok daha ilgi çekicidir.
- Karakter sınıfları: Dawncaster’daki sınıf kadrosu pek de mütevazı sayılmaz. Savaşçı, büyücü, haydut, avcı bunlardan sadece birkaçıdır; toplamda altı çok farklı sınıf vardır ve her biri diğerlerinden tamamen farklı bir oynanış sunar. Ayrıca her koşudan elde edilen “Fate Shards” sayesinde karakterlerimize kalıcı yükseltmeler yapabilir, yeni silahlar açabilir, başlangıç canını artırabiliriz.
- Ekipman ve yükseltmeler: Kartların yanı sıra oyuncu, karakteri güçlendiren veya pasif bonuslar veren silahlar, zırhlar ve diğer eşyalar bulabilir.
- Prosedürel olarak oluşturulan dünya: Her oyun, rastgele olaylar, yeni düşmanlar ve kaynak konumları sayesinde benzersizdir.
- Yol seçimi: Dünya haritası, sizi savaşlara, hazinelere veya tehlikeli sınavlara götürebilecek çeşitli rotalar sunar.
Savaş Sistemi
Savaşlar sıra tabanlıdır. Her turda oyuncu, kartları oynamak için mevcut enerjisini harcar. Kaynakların doğru yönetimi özellikle güçlü boss’larla yapılan savaşlarda zaferin anahtarıdır; çünkü yapılan tek bir hata hayatınıza mal olabilir. Ayrıca bazı kartlar tek kullanımlıktır fakat güçlü buff’lar sağlar, bu da oyuncuyu hamlelerini planlamaya teşvik eder. Bu mekanik Slay the Spire’daki kart yakma sistemine benzer.
Dawncaster’da Erişilebilirlik
Erişilebilirlik, Unity’nin erişilebilirlik eklentisi aracılığıyla sağlanır. Genel olarak oyun, ekran okuyucunun kapatılmasını gerektirebiliyordu ancak son güncellemelerle özellikle iOS’ta bunun gerekli olmadığı görülüyor; daha önce ekran okuyucu kapatılmazsa oyundaki sesler takılmaya başlıyordu, artık böyle bir sorun yaşanmıyor.
Bilgi okunabilirliği konusunda bir şikayetim yok. Tüm arayüz elemanları temiz şekilde okunuyor, tepkime oldukça hızlı ve savaşlarda gerekli tüm bilgiler zamanında iletiliyor.
Ses Tasarımı ve Müzik
Dawncaster’da ses tasarımına verilen özen göz ardı edilemez. Kartların oynanma sesleri net ve yüksek kalitededir, müzikler ise zengin ve rahatsız etmeyecek düzeydedir.
Dawncaster Hakkındaki Genel İzlenim
Dawncaster, kart tabanlı roguelike sevenler için harika bir oyundur. Derin taktiksel mekanikleriyle, atmosferik dünyasıyla, yüksek tekrar oynanabilirliğiyle ve dürüst monetizasyon modeliyle öne çıkar; üstelik oyunda P2W yoktur — tüm başarılar tamamen oyuncunun becerisine bağlıdır ki bu mobil oyunlarda pek rastlanan bir durum değildir.
Olayların tekrar etmesi ve hikâyenin sınırlı olması gibi ufak eksikliklerine rağmen proje uzun saatler boyunca kendine bağlayabilecek güçlü bir yapımdır. Bu oyun, bağımsız geliştiricilerin ne kadar kaliteli ve değerli işler ortaya koyabileceğinin güzel bir örneğidir.